09-12-2024 10:20:04

Mustafa Muharrem Yazdı: Şehirlinin Başlangıcı

İnsanoğlu diğer varlıklardan kendini, düşünerek, konuşarak, imgelem oluşturarak ötekileştirir . Aksi halde, evrende birlikte yaşadıklarını...
Mustafa Muharrem Yazdı: Şehirlinin  Başlangıcı

 

Mustafa MUHARREM / Şair-Yazar  

İnsanoğlu diğer varlıklardan kendini, düşünerek, konuşarak, imgelem oluşturarak ötekileştirir . Aksi halde, evrende birlikte yaşadıklarını, kendi özneliğine göre konumlandıramaz ve nesneleştiremez. İnsanın ikamet çabası, bütün tabiatı kendisinin nesnesi ne indirgemekle parlayan bir efendileşme kıvılcımıdır bu yüzden .         

Hayat enstrümanlarına yöneliş, insanın tarihsel izleği boyunca yaşama formları içindeki yolculuğunun geçtiği mesafeleri verir. İnsanın yeryüzündeki mevcudiyeti, bu yüzden hayat üsluplarının yeğlenme ve terk edilme hikayesidir. Bu yüzden  bir hayattan diğerine sıçramak, ikamet etme stilleri içinde bazen debelenmek, bazen de ilerlemektir.       

Mukimliğini çevreye nüfuz misyonuyla koruma altında tutmak ve meşrulaştırmak niyeti, kişi oğulları sınıfından şehirliye has bir perspektiftir . Doğumla başlayıp ölümle biten rüyada santral olma vazifesi üstlenebilecek kabiliyet ve azim göstermek, şehirlinin ikamet terbiyesidir yani . İnsanı ipotekte tutan korkulara karşı birlik içinde bir hat çekmek, diplemesine bir blöften başka bir şey de değildir aslında ama, bu ekonomik ve bir o kadar sembolik hile, acziyeti simetrik bir avuntu şebekesine evirir .        

Ekonomiktir, çünkü aşkın ile yüz yüze  hesap görmenin pahasını rayiçlendirmektense,  denklik ölçüsünü dünyanın sunduklarından keser. Böylelikle soyutun tartıda çekilemez sıkletini silip, yerine tanıklık kapasitesinin hacmini geçirir. Nicelikselleştirilme müjdesini haykıran, nitelin erişilmezliğinden çok daha kolay bir mesafe, çok daha itaatkar bir munisliktir. Şehirlilik, bu kertede tabiatın da hayatın da insana karşı yaktığı sadakat ışığı etrafında kümelenme hamlesidir.       

Semboliktir, çünkü kolektif tasvipler ve tasdiklerin kalburu, özel anlamlandırmaların genel kodlar olarak ilişkileri tanzimini disiplinleştirir. Kişiler, bu semboller düzeninin rükünlerine göre figürleşir. Aradaki ilmekler, düşünüşleri, duyuşları ve tasarımları parolalar yardımıyla taşıyıp açan dilin bazen tekli bazen çoklu kuryeleridir . Kişilerin zihinlerini üyelik aidatı olarak ödediği  bir örgüt modelidir dil bu yüzden ve içine alınmışlık, objelere, tarihe, topluma adım atabilmektir .       

Bu semboller, korkuya karşı insanı koruyacak savunma aletleridir ayrıca ve bu sayede şehir, aynı muhkem mecazlarda müttefik olanların mekan meselesidir. Şehirli bu vechesiyle, aynı güneş altında bulunmaktansa,  birbirlerine üstünde konvansiyona gidilmiş remz ve mecazlarla perçinlenmektir.     

Mensubiyet, sembollerin birleştirici ve yapıştırıcı faaliyetine tanınan fırsat ırmaklarınca emzirilir, gürbüzleştirilir . Şehirli bu yüzden merkezden çevreye sembolleri mekanlaştırmanın aklı olarak tabiatı kendi mizansenine, kendi heyecanlarının sahnesine iliştirir . Bu dekoratiflik, dünya ikameti cihetindeki sahiciliğinin şeffaflaşmış delilidir halbuki ve bu yolla, hüküm sürmeyi bir müdahale fesahatinin cezbesine çevirir .                                                                     

Mukim kalmayı, hemcinslerini tokuşturarak kaybedenler için bir tasviye melekesi ve kazananlara ise, bir sulh güvencesi  yapan, şehirlinin hayata dair vukufiyetidir . Bu duruşun referansı, hiç şüphesiz tesisleşmiş menfaatlerdir . Hayatın bu menfaat idrakinden  zengin ve bir o kadar da her türlü takdim kombinasyonuna müsait teşkilatlanmalar üretebilmek, şehir   için kaynaşılmış bir ruh  demektir .          

Şehirli, mekanlaştırmayı bir menfaat koordinasyonunun mükemmeli ıskalamak istemeyen iç hatasızlığına çabuk razı etmekte mahirdir . Estetik artık organize bir yükseliştir ve zevkler, bu irtifa sebebiyle kişiyi zorunlulukların baskısından müstakilleştirir. Bu yüzden şehirli, ikameti estetize eden çok katmanlı bir tecrübedir. İkametinden tabiatın da izlemekten ve katılmaktan başka bir şey yapamayacağı istikamet kazanmak, şehirliye özgü bir ontolojik yetenektir.        

Şehirli olmak, bu bağlamda inceltilmiş argüman dizilerinden hangisinin durumu açıklayabileceğini belirlemek üzere, ihtiyaçları tablet cevapların nezaketinde işlemektir. En kutsaldan en sıradana, bir silsile izleyerek mukimliğinin gereklerini karşılıklı güvence taahhüdleri olarak istifler şehirli.

Emniyetini, metafizikten pratiğe, otoriterden başı buyrukluğa, güzelden kötüye, birbirini nötrleştiren zıtlıkların dengesini gözetmekten türetir çünkü o . Denge, şehirli için kozmik telakkide de, sosyal münasebet ekseninde de, oto kontrol ve oto kritik süreçlerinde de  hem bir ikamet ritmi, hem bir hayatiyet akidesidir.

                     

  

  •   Etiket
  •   Okuma Bu haber 163 defa okunmuştur.

  YORUMLAR

0 Yorum YORUM YAP
Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.
  FACEBOOK YORUM
Yorum
YUKARI