Türkiye İle Azerbaycan Arasında Enerjide Stratejik Adım: Iğdır-Nahçıvan Boru Hattı

İki kardeş ülke arasında “Tek Millet, İki Devlet” anlayışı çerçevesinde sürekli gelişen ilişkilerinde yeni bir stratejik adım daha atıldı. 25 Eylül 2023 tarihinde temelini atılan Iğdır-Nahçıvan Doğalgaz Boru Hattı’nın açılış töreni 5 Mart 2025’te Recep Tayyip Erdoğan ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in katılımıyla canlı bağlantıyla gerçekleştirildi. Bu proje kardeş ülkelerin işbirliği boyutunun sadece küçük bir […]

A+
A-

İki kardeş ülke arasında “Tek Millet, İki Devlet” anlayışı çerçevesinde sürekli gelişen ilişkilerinde yeni bir stratejik adım daha atıldı. 25 Eylül 2023 tarihinde temelini atılan Iğdır-Nahçıvan Doğalgaz Boru Hattı’nın açılış töreni 5 Mart 2025’te Recep Tayyip Erdoğan ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in katılımıyla canlı bağlantıyla gerçekleştirildi. Bu proje kardeş ülkelerin işbirliği boyutunun sadece küçük bir kısmını teşkil etmesine karşın Nahçıvan’ın konumu dikkate alındığında sosyo-ekonomik ve jeopolitik açıdan büyük önem taşımaktadır. Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ekonomik ilişkiler, stratejik iş birlikleri ve ortak projeler sayesinde hızla gelişmeye devam etmektedir. Hedef, ticaret hacmini 15 milyar dolara çıkarmak ve iki ülke arasındaki ekonomik entegrasyonu derinleştirmektir. Özellikle enerji, savunma, lojistik ve teknoloji gibi alanlarda iş birliklerinin artırılması beklenmektedir. Bu ilişkiler, sadece iki ülke için değil, aynı zamanda bölgesel ekonomik ve siyasi istikrar için de büyük önem taşımaktadır.

Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ekonomik işbirliğinin merkezinde enerji işbirliği yatmaktadır. Bilindiği üzere Türkiye, hem Azerbaycan enerjinin önemli bir kullanıcı hem de Azerbaycan’ın enerji ihracatında kilit bir transit ülkedir. Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) Petrol Boru Hattı, Trans-Anadolu Doğalgaz Boru Hattı (TANAP) ve Bakü-Tiflis-Erzurum (BTE) Doğalgaz Boru Hattı projeleri, Azerbaycan’ın enerji kaynaklarının başta Türkiye aracılığıyla Avrupa olmak üzere uluslararası pazarlara erişimini sağlamaktadır. Ayrıca Azerbaycan Türkiye’de enerji alanında 19 milyar dolardan fazla yatırım yapmıştır. En büyük yatırımlar SOCAR (Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi) tarafından yapılmıştır. STAR Rafineri’nin 12 milyon ton yıllık üretim kapasitesi sayesinde Türkiye’nin işlenmiş ham petrol ihtiyacının %19.5’ini karşılamaktadır.

Tarihsel Açıdan Nahçıvan

Hâlihazırda Nahçıvan Azerbaycan Cumhuriyetine bağlı özerk bir bölgedir. Ancak SSCB’nin toplum mühendisliği sonucu bu bölge Azerbaycan anakarasından bağlantısı koparılmış ve nevi şahsına münhasır bir vaziyet oluşturulmuştur. 16. ve 17. yüzyıllarda Osmanlılar ve Safeviler arasındaki savaşlar nedeniyle sürekli el değiştiren Nahçıvan, Azerbaycan’ı ikiye ayıran 1828’deki Türkmençay Antlaşmasıyla Çarlık Rusya’sının kontrolüne geçmiştir. 1918’de Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti kurulmasıyla Azerbaycan’a bağlanan Nahçıvan, 1921 Moskova ve Kars Antlaşmalarıyla özerk bir bölge olarak Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’ne bağlanmıştır. Burada önemli bir husus da 1921’de Türkiye ile Rusya arasında imzalanan Moskova anlaşması ile Türkiye, Azerbaycan, Ermenistan ve Gürcistan arasında imzalanan Kars Anlaşmasıyla Türkiye ‘yenin Nahçıvan üzerinde garantörlük hakkı tanınmıştır. Bu garantörlük sonucu Türkiye ile Nahçıvan arasında oluşturulan hukuki bağ ilerleyen dönemlerde Nahçıvan’ın statüsünün belirlenmesinde önemli bir fonksiyon üstlenmiştir. Bununla birlikte Nahçıvan özerk bölgesinin yapılandırılmasında Rusya’nın toplum mühendisliği devreye girmiş ve Nahçıvan’ın Azerbaycan’la karasal bağlantısı kesilmiştir. Bu bağlantının kesilmesiyle “Türk Kapısı” olarak adlandırılan Nahçıvan’ın sadece Azerbyacan’la bağlantısı kesilmekle kalmamış aynı zamanda Türkiye ile Türk Dünyasının karasal bağlantısı koparılmıştır.

SSCB döneminde “Stalin Hançeri” olarak da adlandırılan Ermenistan’a tahsis edilen topraklar (ki bu topraklar Batı Azerbaycan topraklarıdır) sonucu Azerbaycan anakarası ile ulaşım bağlantısı koparılan Nahçıvan ile Azerbaycan arasındaki ulaşım Zengezur Koridoru güzergâhından sağlanmıştır. Ancak SSCB’nin dağılması ve Birinci Karabağ Savaşının başlamasıyla Ermenistan tarafından Zengezur Koridorunun kapatılmasıyla Nahçıvan’ın Azerbaycan karasal ulaşımı tamamen kesilmiş ve Azerbaycan ancak İran üzerinden Nahçıvan’la ilişki kurabilmiştir.

1991’de Sovyetler Birliği’nin çöküşüyle Azerbaycan bağımsızlığını yeniden kazanmasıyla Azerbaycan’ın özerk bir bölgesi statüsünü sürdüren Nahçıvan’a yönelik Ermenistan’ın bir takım saldırı düzenlemesi dönemin Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti Parlamento Başkanı Haydar Aliyev’in siyasi hamlesi sonucu Türkiye’nin Kars ve Moskova anlaşmalarındaki garantörlük haklarını gündeme getirilmiş ve Türkiye’nin de sürece aktif olarak dahil olmasıyla Ermenistan saldırıları durmuştur. Böylece Türkiye garantörlük hakkını kullanarak kardeş toprağının güvenliğini sağlamakla birlikte Nahçıvan’ın ekonomik ablukadan da kurtarılması yönünde de ciddi katkı sağlamıştır. Dolayısıyla Türkiye’nin Nahçıvan’a ilgisi sadece Nahçıvan’ın kardeş ülke toprağı olmasıyla sınırlı değil aynı zamanda uluslararası hukuktan kaynaklı haklarını da korumak saiki de bulunmaktadır.

Azerbaycan’ın İran’a Olan Enerji Bağımlılığının Sona Ermiştir.

Iğdır-Nahçıvan Doğalgaz Boru Hattı sadece Azerbaycan ile Türkiye arasındaki stratejik iş birliğini güçlendirmekle kalmayıp, aynı zamanda Azerbaycan’ın enerji güvenliğini sağlamada olumlu katkılar sağlayacak stratejik bir projedir. Yukarıda da ifade edildiği üzere Rusya derin devlet aklının bir sonucu olarak Azerbaycan anakarasıyla ilişkisi koparılan Nahçıvan’ın enerji ihtiyacı İran ile yapılan swap anlaşmasıyla İran tarafından karşılanmaktadır. Azerbaycan ile İran arasında yapılan anlaşma göre Azerbaycan Astara’dan İran’a gaz aktarırken; İran da, Culfa’dan Nahçıvan’a gaz vermektedir. Ancak bu durumdan istifade eden İran bu anlaşmada uluslararası kabul görmüş komisyonunun çok üstüne çıkarak doğalgazın yüzde 15’ini komisyon almaktadır. Bununla birlikte İran kimi zaman da bu sevkiyatı Azerbaycan’a karşı bir silah olarak da kullanmaktadır. Bu nedenle Azerbaycan hem İran’a bağımlı olmaktan kurtulmak hem de enerji güvenliğini sağlamak ve çeşitlendirmek üzere alternatif arayışlara girmiştir. Türkiye aracılığıyla Nahçıvan’a enerji sevkiyatı Bunun üzerine en uygun seçenek olarak görülmüştür.

SOCAR ve BOTAŞ arasında yapılan anlaşma sonucu Azerbaycan gazının Türkiye’nin aracılığıyla Nahçıvan’a ulaştırılması kararlaştırılmıştır. Anlaşmaya göre Iğdır’dan Nahçıvan’ın Sederek ilçesine kadar uzanan 16 inçlik boru hattının uzunluğu, Azerbaycan bölümünde 17,5 kilometre ve Türkiye bölümünde 80 kilometre olmak üzere 97,5 kilometreden oluşan boru hattından Nahçıvan günlük 2 milyon gaz taşınacaktır. İki kardeş ülke arasında atılan bu stratejik adımla hem Nahçıvan enerji arz güvenliği sağlanacak hem de güney Kafkasya’da yeniden jeopolitik bir denge oluşturulacaktır.

Liderlerin Beyanları

Törende Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir millet, iki devlet” şiarında vücut bulan kardeşlik ilişkilerinde her alanda büyük mesafeler kaydettiklerini belirterek, savunmadan ticarete çok geniş bir yelpazede ülkeler arasındaki münasebetlerin sürekli geliştiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu iş birlikleri arasında birçok projeyle taçlandırdıkları enerji sektörünün başta yer aldığını vurgulayarak bazılarının hayal olarak gördüğü Bakü-Tiflis-Ceyhan Ham Petrol Boru Hattı’nın, Şahdeniz Gaz Sahası’nın üretime alınması ve Bakü-Tiflis-Erzurum Doğal Gaz Boru Hattı’nın devreye girmesiyle enerji iş birliğini daha ileriye taşımanın gayretinde olduklarını ifade etti.Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı (TANAP) vasıtasıyla önemli miktarda Azerbaycan doğal gazını Avrupa’ya ulaştırmanın sevincini yaşadıklarını dile getirdi. Bu alanda, stratejik ve ezber bozan projeleri devreye alma konusunda Azerbaycan ile tam bir uyum içinde olduklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu iş birliğine yeni bir projeyi daha eklemekten büyük bir memnuniyet duyduklarını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “… Iğdır-Nahçıvan Doğal Gaz Boru Hattı, enerji alanındaki daha önceki stratejik girişimlerimizi tamamlayacaktır. Ayrıca Nahçıvan ile kader birliğimizin adeta nişanesi olacaktır.” diye konuştu.

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, tarihî Azerbaycan toprağı olan Nahçıvan’ın Sovyet yönetiminin Batı Zengezur’u Azerbaycan’dan koparıp Ermenistan’a birleştirmesi nedeniyle bir asırdan fazladır ülkenin esas kısmından ayrı kaldığını ve kara bağlantısının bulunmadığını belirtti. Bu adaletsizliğin Nahçıvan’daki soydaşların hayatını çok kötü etkilediğini söyleyen Aliyev, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Birinci Karabağ Savaşı’nda Ermenistan Nahçıvan’ı ablukaya almıştı. Ermeniler Karabağ’ı işgal ettikleri gibi Nahçıvan’ı da işgal etmek istiyorlardı. O zaman Nahçıvan’ın başkanı olan babam Haydar Aliyev bunu önledi. Nahçıvan’ın işgal edilmemesinin nedenlerinden biri de o zaman Nahçıvan’la Türkiye arasında Ümit Köprüsü’nün inşa edilmesidir. Türkiye’den gelen yardımlar Nahçıvan’ın özgür kalmasına önemli katkılar yaptı.”

Aliyev, iki kardeş ülke olan Türkiye ve Azerbaycan’ın dev projeler gerçekleştirdiğini söyleyerek “Bakü-Tiflis-Ceyhan, Bakü-Tiflis-Erzurum ve TANAP gibi petrol ve doğal gaz boru hatları projeleri, sadece ülkelerimizi birleştirmedi aynı zamanda Avrasya’nın enerji haritasını değiştirdi.” ifadelerini kullandı. Azerbaycan’dan Türkiye üzerinden giden gazın birçok ülkenin enerji güvenliğini sağladığına dikkat çeken Aliyev, “Geçen yıl Azerbaycan’ın gaz ihracatı 25 milyar metreküpe ulaştı. Bu rakamın yarısı Türkiye’ye olan ihracattır. Türkiye dışında 10 Avrupa ülkesi Azerbaycan gazıyla enerji güvenliğini pekiştiriyor.” şeklinde konuştu.

 

 

 

Önceki

Sonraki

Benzer Haberler

Yorumlar (0)

YORUM YAZ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir