Başarmada Rutin Oluşturmanın Önemi ve İpuçları…
Değerli öğrenci?! Ve Genç İş İnsanı
Her mesleğin her meşrebin kendine özgü tecrübeleri kuralları ve başarıya ulaştıran yapı taşları vardır. Bunlar o meslek için olmazsa olmazlardır. Hedef, azim, sebat, disiplin, gayret, çalışmak gibi… Meslek sahibi üzerine düşen bu görevleri yapmadan başarı beklemesi saflık olur. Spor için de bu böyledir. Bir takımı başarıya ulaştırmak istiyorsak öncelikle otak gayesi olan ekip kurmak gerekir. […]
Her mesleğin her meşrebin kendine özgü tecrübeleri kuralları ve başarıya ulaştıran yapı taşları vardır. Bunlar o meslek için olmazsa olmazlardır. Hedef, azim, sebat, disiplin, gayret, çalışmak gibi… Meslek sahibi üzerine düşen bu görevleri yapmadan başarı beklemesi saflık olur.
Spor için de bu böyledir. Bir takımı başarıya ulaştırmak istiyorsak öncelikle otak gayesi olan ekip kurmak gerekir. Bu ekip disiplinli ve dinamik sporcular, tecrübeli hoca ve sporu spor için isteyen yönetim ve taraftardan oluşur.
Ekip kurulunca hemen sonuç gelir mi?
Kolay değil. Öncelikle takıma ruhun üflenmesi gerekir. Uyum ve ahenk önemlidir. Bununla birlikte asıl yük hoca ve sporcuların üzerine binmiştir. Hoca tecrübelerini ilmek ilmek dokuyarak sporcuları yetiştirir. Antrenman yaparak, çalışarak sporcular maça hazırlanır. Rakip izlenir. Özveri ile maça çıkılır. Maç tüm bu emeğin sonucudur. Skor ise meyvesidir.
Alimspor tüm bu kaideleri çok iyi bilir. Kitabını yazmıştır. Ders verir, ahkam keser, hüküm verir. Yanına otursan seni konuşturmaz. Seni cahil görür. Lütfedip yüzüne bile bakmaz. Çünkü cübbesi vardır kimsenin önünde iliklenmiyen. Forsu vardır. İsminin başında cisminde olmayan lakapları vardır. Kitabı iyi bildiği için eğip bükmesini de iyi bilir. Kıvırır uzatır esnetir çıkarına uygun hale getirir. Alimdir neticede.
Alimspor’un maçları kazanması için yapması gereken tek şey ameldir. Yani çalışmak, gayret göstermek, azmetmek, sebat göstermektir. Yani alimler bildikleriyle amel etmek zorundadırlar. Bilmek kurtarmaz. Bildiklerini uygulamak tatbik etmek gerekir. Onu yaperkende reklam olsun diye gösteriş olsun diye değil samimi olmak gerekir.
Gelelim derbiye; çalışmayan gayret göstermeyen Alimspor, çalışkan azimli disiplinli Malumspordan üst üste goller yer. İlk yarıyı geride bitirir. Çünkü dünya kanunlarına karşı gelmiştir. Çalışmak, disiplinli olmak, amel etmek, sebat göstermek yoktur huyunda. Bütün bunlar birer gol olarak yazılır Malumspor’ a.
Alimsporu telaş kaplar. Kazanması gerekir. Çıkarcıdır. İşni iyi bilir. Hakemi tavlar. Cambazdır, ip üstünde iyi oynar. Taraftarın gözünüzü boyar. Hakikati bilir bilerek susar. Dilsiz şeytandır. Konuşsa yalan söyler. Kandırır. Kim istekte bulunursa onun türküsünü söyler. Değeri beş para etmez. O yüzden parası olan oynatır onu. Gerekirse utanmadan insanlığın gözünün içine baka baka bin yıllık kuralları bile değiştirir.
Ve Der ki;
“Kitabını yazmasaydık siz bu golleri atamayacaktınız, attığınız goller bize yazılsın.” Hakem düdüğü çalar maçı bitirir. Taraftar alkış tutar. Düşünmez ki taraftardır sonuçta.
Sonuç: Alimspor 3-0 Malumspor
Maçı kazandığını zanneder zavallı…
Bildiğiyle amel etmeyenden daha zalimi var mı ki dünyada?
Bir yanıt yazın
Yorumlar (0)